BYE BYE BY-LOCK

BYE BYE BY-LOCK


Bylock hukuk literatürümüze; FETÖ üyeler için üretilmiş ve sadece onların kullandığı, tespiti ile binlerce insanın adli sürecin parçası olmasına ve dolaylı yoldan yüz binlerce insanın etkilenmesine neden olan bir iletişim aplikasyonu olarak girmiştir.

 Bylock ülkemizde son iki yıla damgasını vurmuş, hakkında birçok efsane yazılmış çizilmiş, önce hackerlık yapılarak sonradan satın alınarak elde edildiği iddia edilmiş, hala da nasıl elde edildiği bir devlet sırrı olan, kullananların dahi bir kısmının ne olduğunu nezarethane ya da hapishane de öğrendiği, tuşlu telefonlara dahi yüklenebildiğinin var sayıldığı, ortak ADSL kullanımında fatura sahibinin kullanıcı iddiasıyla adeta felaketlere sürüklendiği, bu programı kullananları arayanların dahi suçlandığı, isimsiz-imzasız-parafsız çıktı alan memurun “çıktıalan” sıfatıyla imzaladığı,  A4 kağıttan ibaret renksiz bir fotokopi evrak ile kullanımının kesin şekilde ispatlandığı savunulan dijital bir emaredir.

Bylock, bir şekilde tespit edildiği iddiası ortaya atıldıktan sonra, o hattı kullanmayan kişinin dahi 6 ay tutuklu kalmadan kendini kurtaramadığı, cep telefonu kullanmadığını söyleyen hacıamcaların teyzelerin bile hangi talimatları alıp verdiğinin 14 günlük gözaltında ecel terleri döktürülerek sorgulandığı, benzer bir adı taşıyan kalp ilacı kullananların ise suçunu itiraf ettiği! tutuklamayı gerektirir kuvvetli bir delildir.

Bylock sadece FETÖ’cülerin kullandığıiddia edilen ancak; FETÖ kumpasına uğramış, onunla mücadele etmiş, bırakalım FETÖ’ yü Müslüman dahi olmayan, okuma yazma bilmeyen, FETÖ dosyalarına bakan savcılar ile bu yargılamaları gören mahkemelerde başkanlık ve üyelik yapan hakimlerin dahi kullandığı ortaya çıkan tam bir şaşırtmacadır.

Bylock, Yargıtay’ ın açık kararlarına rağmen ilk derece mahkemelerince; bu program ile hangi talimatların alınıp hangilerinin verildiğinin araştırılmasına gerek görülmeyen, örgütsel haberleşme yaptığı A4 kağıtla kati ispatlanan! kişilerin bu örgütsel görüşmeleri kiminle yaptığının tespitine ihtiyaç duyulmayan, örgütsel kullanıcı adının dahi merak edilip sorulmadığı, içeriksiz-arkadaş listesiz-kullanıcı adsız sadece fotokopi kağıtla örgüt talimatı kapsamında kullanıldığı ispatlanan! örgütsel bir muhabere aracıdır.

Bylock, hazırlanan listeleri KESİNBYLOCK’ çular olarak medyada ve yargı toplantılarında savunulan, “ya hu benkullanmadın” diyenlerin “örgütsel savunma yapıyor” diye ikinci kez suçlanıp dinlenmediği, MOR BEYİN KUMPASI ortaya çıktığında “FETÖ bize tuzak kurdu” denilerek yine üste çıkıldığı, bu konuda yapılan birçok hukuksuzluğu kimsenin üzerine alınmadığı bir samur kürktür.

Sadece FETÖ için üretildi denilmesine rağmen GooglePlay’ de 500.000-1.000.000 kişinin indirdiği, her nasılsa bu kadar sayıda kullanıcının sadece 60.000 civarında olanının gerçek kullanıcı olduğunun tespit edildiği, gerçek-sahte kullanıcı tespitinin nasıl ve kim tarafından yapıldığının bilinemediği, elde ediliş yönteminin Türk Mevzuatındaki hiçbirdüzenleme ile açıklanamadığı, Yargıtay’ın bile artık hukuka aykırı delil olduğunu kabul ettiği, baz bilgilerine bakılarak buradan tutturabilir miyiz diye adeta analitik geometri pratiği yaptıran, neresinden bakılırsa bakılsın bir hukuk muammasıdır.

Sonuç olarak, 15 Temmuz sürecinin üzerinden yaklaşık 2 yıl geçmiştir. Ülkemiz büyük bir badire atlatmıştır ancak artık akl-ı selimin egemen olması ve hukukun üstünlüğü prensibine acilen geri dönülmesi gerekmektedir. Güncel yargılamaların büyük bir çoğunluğunu oluşturan Bylock konusunda da hukukun evrensel ilkelerinin bu yargılamalara tatbik edilmesi ivedilik gerektiren bir konudur. Bylock yargılamalarında özellikle kullanıcı adı, arkadaş listesi ve mesaj içerikleri olmayan kişilerin derhal tahliye ve beraat ettirilmesi bunun ilk adımı olacaktır. Kişinin kimlerle neşekilde irtibatlı olduğu, kimlerden talimat alıp kimlere talimat verdiği tespit edilmeden örgüt içerisindeki pozisyonu belirlenemez. Bu verilerin bulunduğu tespit ve değerlendirme tutanağında suç unsuru görüşme ve mesajlaşmalar açık, şüpheden uzak ve anlaşılır şekilde hazırlanmalıdır. Örgütsel haberleşme için üretildiği iddia edilen bir aplikasyona dair yargılamada, bahsi geçen vasıtanın kullanıldığını gösteren bu bilgilerin dosyalarda bulunması mutlak zorunluluktur. Kaldı ki, bu bilgilerin dosyalarda mevcut olması durumunda bilekullanım amacının ne olduğunun araştırılması önemlidir.

Bylock, toplumumuzda adeta bir travma yaratmış, vatandaşlarımız bu kelimeyi duymaktan bıkmış, dillendirmekten de korkmuş durumdadır. Kendi halinde yaşayan çiftçiler, pazarcı teyzeler biledurumlarından endişe eder hale gelmişlerdir. Toplumda yaratılan bu travmanın izalesi için, Bylock konusunda bilimin ışığında ve hukukun gerekleri doğrultusunda hareket edilerek bu tartışmaya artık bay bay deme zamanı gelmiştir.   


F. VİLDAN YİRMİBEŞOĞLU

    [Kod-Menu-List]
  • [Kod-Menu-0-Adi]
      [Kod-Menu-0-Alt]
  • [Kod-Menu-1-Adi]
      [Kod-Menu-1-Alt]
  • [Kod-Menu-2-Adi]
    • [Kod-Menu-List]
  • [Kod-Menu-0-Adi]
      [Kod-Menu-0-Alt]
  • [Kod-Menu-1-Adi]
      [Kod-Menu-1-Alt]
  • [Kod-Menu-2-Adi]
    • Menü
    • [Kod-Menu-List]
  • [Kod-Menu-0-Adi]
  • [Kod-Menu-0-Alt]
  • [Kod-Menu-1-Adi]
  • [Kod-Menu-1-Alt]
  • [Kod-Menu-2-Adi]